Savaş KALKAN
Gazze’de yaşanan soykırım ve katliamların durdurulması, yeniden inşa
ve imar yapılandırılması ve kalıcı bir barış için Gazze’de acil bir
plebisit yapılarak Türkiye’nin himayesine ve yönetimine
bırakılmalıdır. Gazze halkı, Devletler Hukuku açısından en doğal hakkı
olan hangi Devlete bağlanmak istediği hususunda bir oylama (PLEBİSİT)
yaparak Türkiye’ye bağlanmalıdır.
Tarihi sürece baktığımızda bir Türk toprağı olan Gazze’de Memlükler ve
Osmanlı’dan itibaren 150 binden fazla Türkmen yaşamakta, bu durum
sorumluluğumuzu artırmaktadır.
Soydaşlarımızın can güvenliğini sağlamak ve kalıcı barış için bu plan
üzerinde aciliyetle durulmalıdır. Bu nedenle, Türkiye sorumluluğu
üstlenerek, insani değerleri esas alarak, zulme mani olmak için Gazze
halkına sahip çıkmak mecburiyetindedir. İslam ümmetinin şerefini ve
haysiyetini kurtarmak boynumuzun borcudur.
Gazze’de göz göre göre masum bebeklerin, çocukların, kadınların, genç
erkeklerin parçalanarak öldürülmesine razı olamayız, bunu film
seyreder gibi seyredemeyiz, Cenab-ı Allah bizden bunun hesabını
soracaktır.
Bu nedenle; Gazze halkına bir oylama yaptırılarak Türkiye’yi Garantör
Devlet seçme isteklerinin olup olmadığı dünyanın gözü önünde açıkca
ortaya konmalıdır. Gazze halkını temsil eden grupların ve Gazze
halkının bu konuda aydınlatma ve bilinçlendirme süreci açık ve şeffaf
bir biçimde süratle oluşturulmalıdır. Öncelikli olarak bu ortamın
sağlanması gerekir.
Uluslararası hukuka göre, bir halk dış yardımı isterse ilgili devlet
teşebbüste bulunabilir. Ayrıca Türkiye’nin eline çok haklı bir gerekçe
de geçmiş olur. Daha önce Mavi Marmara’da sivil vatandaşlarımıza
silahlı saldırı oldu. İsrail askeri Gazze’deki Türk Kızılay merkezine
saldırarak düşmanca bir tutum sergilemiş, ayrıca hastane, okul, dini
tesisler, sığınma kampları vs. bombalayarak sayısız savaş suçu
işlemiştir. Bu durum Türkiye’nin karar alıp müdahale etmesine tam bir
meşruiyet sağlamaktadır.